Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Keti Ventura’nın yürütücülüğünü yaptığı “Endüstriyel İşletmelerde Planlı Davranış Teorisi Kapsamında Sürdürülebilir Pazarlamaya Hazır Olma Durumu Öncüllerinin Analizi” projesi, TÜBİTAK 1002 programı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu. Proje ile KOBİ’lerin sürdürülebilir pazarlamaya hazır olma durumlarının endüstriyel çerçevede araştırılması amaçlanıyor.
Proje ekibini makamında ağırlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Ege Üniversitesi olarak, TÜBİTAK projelerindeki başarımızı sürdürüyoruz. En çok proje yapan ve projesi en fazla kabul alan üniversiteler arasında yer alıyoruz. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Keti Ventura hocamızın yürütücülüğünü yaptığı proje, TÜBİTAK 1002 programı kapsamında desteklenmeye hak kazandı. KOBİ’lerin sürdürülebilir bir yapıya getirilmesine önemli katkı sunacak projeyi hazırlayan hocamızı ve ekibini tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.
Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Keti Ventura, “Proje başlangıcında Türkiye’nin endüstri sektörlerini değerlendirerek, TÜİK, İZTO ve İSO-500’ün yayınlamış olduğu raporlar, İzmir’in sanayi yapısı ve bilimsel gerekçelerinden hareketle Türkiye ekonomisini hem canlı tutan hem de atık oluşturma potansiyeli yüksek olan sanayi sektörlerini belirledik. KOBİ’lerimizin, çok uluslu firmaların mevcut tedarikçi ya da fasoncu konumlarını sürdürebilmelerini sağlamak için tüm dünyanın gündeminde olan ve özellikle de çok uluslu firmaların iş modellerinin büyük bir bölümünü oluşturan sürdürülebilir pazarlamaya hazır olmaları gerekiyor. Biz de projemizde, sürdürülebilirlik konusunda deneyimli sektör yöneticileri ve sahipleri ile yapılacak yüz yüze derinlemesine görüşmelerle KOBİ’lerin pazarlama karması perspektifinden sürdürülebilirliğe hazır olma durumunu ve öncüllerinin önemini değerlendireceğiz” dedi.
“Stratejilerimizi Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleriyle
uyumlu hale getireceğiz”
Projenin çevresel, ekonomik ve sosyo-kültürel etkilerini anlatan Prof. Dr. Ventura, “Proje ile kurumsal, politik baskılar ve organizasyonel davranışlar aracılığıyla KOBİ’lerin pazarlama kapasite ve yeteneklerinin iyileştirilmesine olanak sağlamanın yanı sıra pazarlama stratejilerini 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleriyle uyumlu hale getirmeyi amaçlıyoruz. Üretim sürecinde atıkların önlenmesi, eko-maliyetleri azaltmak için malzemelerin geri kazanılması ve yeniden kullanılması gibi faktörlerin ivedilikle ele alınmasına ihtiyaç var. KOBİ’lerde ele alınan sürdürülebilirlik kavramı; yerel ekonomilerin geliştirilmesi, iş süreçlerinin iyileştirilmesi ve örgütsel karar alma mekanizmalarının etkin yönetilmesini kapsıyor. Sürdürülebilirliği pazarlama stratejilerine entegre etmek, işletme performansının istenilen düzeye ulaşmasında kritik bir unsur olarak öne çıkıyor” diye konuştu.
Prof. Dr. Ventura, “Yönetim ve pazarlama disiplinleri çerçevesinde ele alınan projemiz; çevresel değerlerin ve gelecek nesillerin korunması, doğal kaynak kullanımının azaltılması, doğaya salınan atıkların önlenmesi, sorumluluk algısının artırılması, işçi sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, iş ortamında cinsiyet dengesinin sağlanması ve çeşitliliğin artırılması, yolsuzlukla mücadelenin engellenmesi, teknoloji, bilgi ve insan kaynağı olanaklarının izlenebilirliği ve kontrolü gibi bir dizi faktörlere yöneliktir. Proje, Türk KOBİ’lerinin ürün yaşam döngüsü ve pazarlama süreçlerinin değerlendirmelerini sağlayacak ve onlara bir yol haritası sunacak. Ayrıca, 11. Sürdürülebilir Kalkınma Planı çerçevesinde projeden elde edilecek çıktıların; öncelikli olarak Türk meşeli KOBİ’lerin sürdürülebilir pazarlama karması stratejilerini iyileştirmesi veya değiştirmesi öngörülüyor” dedi.
“Hem ekonomik büyümeyi hem de toplumsal refahı destekliyor”
KOBİ’lerin sürdürülebilir bir yapıda olmasının ekonomik ve toplumsal olarak pek çok yararı bulunduğunu dile getiren Prof. Dr. Ventura, “Küreselleşen ekonomik ortamda KOBİ’lerin sürdürülebilir bir yapıda tedarikçi ya da fason üretici olarak faaliyet göstermeleri, ülkenin rekabetçilik ve istihdam potansiyelini geliştirecektir. Bu durum bilgiye dayalı sektörlerde sürdürülebilir girişimciliği artıracak eylemleri de ortaya çıkartacaktır. Türk sanayisinde daha az maliyetle iş geliştirme, talepte meydana gelen değişikliğe çözüm odaklı cevap verebilme, teknolojik imkanları daha hızlı elde etme, tasarrufu ve verimliliği artırma, cinsiyet eşitsizliği ve gelir düzeyindeki çarpıklığı giderme, çevresel kirliliğin önlenmesi için geri dönüşümlü ürün ve ambalajların kullanımı teşvik etme, nitelikli personel yetiştirme imkânı yönetimsel çerçevede benimsenecektir. Dolayısıyla bu iş birliği insan yönetimi sürecinde paydaşların sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik katılımını da teşvik edecektir. Bu doğrultuda iş güvenliği politikalarının oluşturulması, güvenli çalışma ortamlarının sağlanması, işe alım süreçlerinde çevresel ve sosyal sorumluluk kriterlerinin yaygınlaşması, örgütsel çeşitliliğin benimsenmesi, daha kapsayıcı bir çalışma ortamı yaratan politikaların geliştirilmesi hem ekonomik büyümeyi hem de toplumsal refahı destekleyebilir” dedi.
Prof. Dr. Keti Ventura’nın yürütücülüğünü yaptığı projede Doktora Bursiyeri olarak Burak Demir yer alıyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı